10 Aralık 2024 Salı

Felsefe ve Büyülü Gerçekçilik


Şöyle başlıyor kitap:

"Bugün herkesin ağzında bir "anlatı" lafıdır gidiyor. Oysa anlatı enflasyonu paradoksal olarak bir anlatı krizine işaret ediyor. Tüm bu 'storytelling' yaygarasının ortasında, anlam ve istikamet eksikliğiyle kendini açığa vuran bir anlatı boşluğu hüküm sürüyor.... Anlatılar hakkında bunca konuşulması, onların işlevsizliğine delalettir."

"Çocuk kitapları yazarı Paul Maar bir hikayesinde anlatamayan bir çocuğu anlatır. Susanne, yatağında dönüp durarak uykuya dalmaya çalışırken, abisi Konrad bu isteği hışımla geri çevirir. Halbuki Konrad'ın annesiyle babası hikaye anlatmaya bayılırlar.

Peter Maar'ın öyküsü incelikli bir toplum eleştirisi yapar. Bizi hikaye anlatmayı unutmakla suçlarken, dünyanın büyüsünün bozulmasından anlatı yeteneğimizi kaybetmemizi sorumlu tutar. Büyünün bozulması hikayesi şu şekilde özetlenebilir: Şeyler vardır, ama sessizliğe gömülmüşlerdir. Büyü buharlaşıp onları terk etmiştir. Varoluşun saf olgusallığı anlatmayı imkansız hale getirir. Olgusallık ve anlatısallık birbirini dışlar. 

Dünyanın büyüsünün bozulması her şeyden önce dünyayla olan ilişkimizin nedenselliğe indirgenmesi anlamına gelir. Ancak nedensellik, olası ilişki biçimlerinden yalnızca biridir ve nedenselliğin hegemonya kurması dünyanın ve deneyimin fakirleşmesine yol açar. Büyülü bir dünya, şeylerin birbirleriyle ilişkisine nedensel bağlantıların hükmetmediği, şeylerin birbirleriyle mahremiyetini ve sırlarını paylaştıkları bir dünyadır. Nedensellik mekanik ve dışsal bir ilişkidir. Dünyayla kurulan büyülü ve şiirsel ilişkiler, insanları ve şeyleri birbirine bağlayan derin bir sempatiye dayanır. Novalis, 'Sais Çırakları'nda şöyle der:

'Ne zaman kendisiyle konuşsam, eşsiz bir "Sen" olmaz mı sarp kayalık? Ve "Ben," akan suyuna üzgün bakarken düşüncelerimi alıp götüren bir ırmaktan başka neyim?... Taşları ya da yıldızları henüz birisi anladı mı, bilmiyorum, ama anladıysa mutlaka yüce bir varlık olmalı.'

Anlatının Krizi
Byung-Chul Han

Meraklısına :

Kitaptaki bu bölümü çok sevdim. Ama uzun olduğu için yazamayacağım. Fotoğrafını çekip ekliyorum. 













 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder